19 Ekim 2017 - Perşembe
Kibrit Çöpü-Kuru Fasulye
Yazar - Hilmi Dolaşmaz
Okuma Süresi: 2 dk.
910 okunma
Hilmi Dolaşmaz
hilmi@tarsusmerhabagazetesi.com -
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli.
Üniversite imtihanlarını kaldıralım dedi.
Başbakanda “düşünelim” cevabını verdi.
Şimdi düşünüyorum.
Yıllar evvel ilkokula gidiyorduk
Birinci sınıftayız.
Cebimizde kuru fasulye veya kibrit çöpü vardı.
Harf yazmayı bize bunlarla öğrettiler.
Defterlerimizin kâğıt kalitesi üçüncü hamurdandı.
Her defterin arka kapağında çarpım cetveli vardı.
Okula giderken yine cebimizde kavrulmuş karpuz çekirdeği vardı.
Daha sıralayacağım çok şey var.
Bize böyle yazı yazmayı ve okumayı öğrettiler.
O tarihlerde okuyanların kimi doktor oldu, kimi mühendis oldu.
Ben bilirim o zorlu günleri.
Arkadaşlarımdan biri şimdi Amerika’da doktor…
Biri Hollanda’da…
Biri Almanya’da…
Hepsi yüksek tahsil gördüler.
Şimdi okumak o kadar modernleşti ki.
Köy okullarında okuyan yok gibi.
Hepsi şehirde modern sınıflarda okuma yazmayı çözüp okuyorlar.
Artık yırtık ayakkabıyla, yamalıklı önlükle okula giden yok.
Ana baba çocuklarını okutmak için dershanelere gönderiyorlar.
Hem okula, hem dershaneye gidenler var.
Derslerini bilgisayarda çıkaranlar var.
Buna rağmen üniversite imtihanlarında zorlananlar var.
Çocuğum üniversiteyi kazansın diye elini kürek yapan var.
Bakıyorsun bazıları üniversite imtihanını kazanmamış.
Ana ve baba da bir sızı var.
Evet, ben Devlet Bahçeliye hak veriyorum.
Kaldıralım şu üniversite imtihanlarını.
Öğretmen yetiştirelim.
Çocukların beynine giren öğretmenlerimiz olsun.
İyi bir matematik öğretmenini dershaneler yüksek maaşla kapıyorlar.
Fakirin çocuğu bu dershanelere gidemiyorlar.
Elli yıl evvel okullarda okuyan çocuklar yüksek tahsil yapmışlar.
Şimdi üniversiteyi kazanmak zorlandı.
Bazı üniversiteler dolmuyor.
Bırakalım şu üniversite imtihanlarını.
Ağaç yaşken yetişir.
İlkokullara büyük önem verelim.
Ben önerilerinden dolayı Devlet Bahçeliyi tebrik ediyorum.
Üniversite imtihanlarını kaldıralım dedi.
Başbakanda “düşünelim” cevabını verdi.
Şimdi düşünüyorum.
Yıllar evvel ilkokula gidiyorduk
Birinci sınıftayız.
Cebimizde kuru fasulye veya kibrit çöpü vardı.
Harf yazmayı bize bunlarla öğrettiler.
Defterlerimizin kâğıt kalitesi üçüncü hamurdandı.
Her defterin arka kapağında çarpım cetveli vardı.
Okula giderken yine cebimizde kavrulmuş karpuz çekirdeği vardı.
Daha sıralayacağım çok şey var.
Bize böyle yazı yazmayı ve okumayı öğrettiler.
O tarihlerde okuyanların kimi doktor oldu, kimi mühendis oldu.
Ben bilirim o zorlu günleri.
Arkadaşlarımdan biri şimdi Amerika’da doktor…
Biri Hollanda’da…
Biri Almanya’da…
Hepsi yüksek tahsil gördüler.
Şimdi okumak o kadar modernleşti ki.
Köy okullarında okuyan yok gibi.
Hepsi şehirde modern sınıflarda okuma yazmayı çözüp okuyorlar.
Artık yırtık ayakkabıyla, yamalıklı önlükle okula giden yok.
Ana baba çocuklarını okutmak için dershanelere gönderiyorlar.
Hem okula, hem dershaneye gidenler var.
Derslerini bilgisayarda çıkaranlar var.
Buna rağmen üniversite imtihanlarında zorlananlar var.
Çocuğum üniversiteyi kazansın diye elini kürek yapan var.
Bakıyorsun bazıları üniversite imtihanını kazanmamış.
Ana ve baba da bir sızı var.
Evet, ben Devlet Bahçeliye hak veriyorum.
Kaldıralım şu üniversite imtihanlarını.
Öğretmen yetiştirelim.
Çocukların beynine giren öğretmenlerimiz olsun.
İyi bir matematik öğretmenini dershaneler yüksek maaşla kapıyorlar.
Fakirin çocuğu bu dershanelere gidemiyorlar.
Elli yıl evvel okullarda okuyan çocuklar yüksek tahsil yapmışlar.
Şimdi üniversiteyi kazanmak zorlandı.
Bazı üniversiteler dolmuyor.
Bırakalım şu üniversite imtihanlarını.
Ağaç yaşken yetişir.
İlkokullara büyük önem verelim.
Ben önerilerinden dolayı Devlet Bahçeliyi tebrik ediyorum.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları