Turizme Kıymet Veren Yok

Yıllardır düşünür dururum.

Tarsus’ta ne bir milletvekilinin.

Ne bir esnafın.

Ne oda başkanlarının.

Nede gelmiş geçmiş belediye başkanlarının.

Turizme tam manasıyla önem verdiğini görmedim de duymadım da.

İşte bu şehir ancak turizmle kalkınır diye yıllardır yazıyorum.

Boşuna yazıyorum.

Bir şehir düşünün ki.

Fabrikaları kapatılmış.

Pamuk tarlaları artık kısmen ekiliyor.

Birçok kişi işsiz.

Bu şehirdeki manzaraya bakıyorum.

Türkiye’nin en çok cep telefonu satan esnaf Tarsus’ta.

Size tuhaf gelmiyor mu?

İlgililere tuhaf gelmiyor mu?

Bana şahsen tuhaf geliyor.

Bir şehirde bu kadar cep telefonu satan olur mu?

Olmaz ama oluyor.

Demek ki bu işte turizmden fazla gelir var (!)

Şimdi bu şehirde yaşamış Cleopatra kalksa gelse.

Benim Gül Sarayım nerede dese.

Hangimiz gösterebiliriz?

Hiç birimiz cevap veremeyiz.

Fakat Cleopatra’nın heykelini yaptırmışız.

Cleopatra’nın Gül Sarayı Tarsus’ta.

Bu Gül Sarayında Cleopatra sefa sürmüş.

Çok debdebeli bir saray yaptırmış.

Hani bu saray?

Kalıntılarını bulduk mu?

Sarayın bir kısmını bulsak.

Bu şehirde turizm patlaması olur.

Ben Tarsus için turizmi seven bir milletvekili görmedim.

Tarsus doğumlu biri Kültür Bakanı oldu.

O da bu konuda emek sarf etmedi.

Tarsus turizmden kalkınır demedi.

Aksine çıkan tarihi eserlerin üstünün kapatılmasına göz yumdu.

Halende göz yuman var.

Yahu bu şehrin artık pencerelerini Avrupa’ya açalım.

Yok olmaz.

Bize telefon satan dükkânlar yeter diyoruz adeta.

Tarsus telefon satan dükkânlarla kalkınacak (!)

Devam edelim.

Bu konuda biraz uyansak olmaz mı?

Eshab-ı Kehf uykusundayız diyorlar.

Bence yalan.

Orada uyuyanlar uyumuş.

Biz ayıkalım diye uyumuşlar.