Tarihi Hazine
Ali Salgıt
alisalgit@tarsusmerhabagazetesi.com -Klişe ama söylenmese de olmaz; Tarsus’ta nereyi kazsan tarih çıkıyor.
Öyle tarih kokan bir şehirde yaşıyoruz ki yabancı misafirlere anlatırken gurulanıyoruz.
Sadece ortada olan veya ortaya çıkarılmış kısmı bile görülmesi gereken çok önemli değerlere sahip.
Tarihi evlerinden tutun da Saint Paul Kuyusu ve Kilisesi, Hz.Daniyel Türbesinden Ashab-ı Keyf Mağarası, Klopatra Kapısından Gözlükule Höyüğü…
Ulu Cami, Kırkkaşık Bedesteni, Kubat Paşa Medresesi, Antik Roma Yolu, Eski Tarsus Evleri, Bac Köprüsü, Roma Hamamı, Donuktaş Tapınağı…v.s. uzayıp gider.
Bir de iki kazma vurduğunuzda çıkan değerler var.
Şehrin bir bölümü tamamen öyle.
Zeytin Pazarının olduğu yerdeki kazı beni heyecanlandırmıştı.
Orada muhtemel saray kalıntısı ve ona bağlantılı olduğu düşünülen hamam kalıntısı çıktı.
Sonradan daha da netlik kazanılan şey ise Erken Roma Dönemine ait olduğu anlaşılan, sarayın veya büyük bir yerleşim alanının hamamına ait muhteşem tarihi bir yapıdan oluşması.
İçerisinde bulunan sarnıç, mozaik vs. diğer kalıntılar önemli tarihi değer taşıyor.
Bununla sınırlı değil elbette çıkan ve çıkacak olan tarihi değerlerimiz.
Ancak önemli olan bunların ortaya tamamen çıkartmak…
Çıkartılan eserlerin korunması…
Ve insanların hizmetine sunulması…
Şimdi diyebilirsiniz ki Tarsuslu olarak herkes çıkartılan ve önceden çıkmış olan bu eserleri biliyor mu?
Çok emin değilim!
Maalesef yeterince ilgi de görmüyor.
İlgi görmeyince de eserlerin korunmasına ve tanıtımına katkı sağlayamıyoruz.
Öyle ya önemli bir hazineye sahibiz, öncelikle bizim, yani bölge insanının bilmesi ve önemsemesi gerekir.
Daha sonra ilgili resmi kurumların eserleri çıkarma, koruma ve tanıtımını yapması gerekiyor.
Bölge tanıtımına ve turizmin bölgede canlanması için çok çok önemli olacaktır.
Saygılarımla.